Kötü bir haber aldıklarında, insanların tepki vermesinin bir yolu da sosyal medyadaki haberleri “gözden geçirmek” tir. Uzmanlar bunun, “savaş ya da kaç” yanıtının “savaş” kısmını deneyimlemenin “güvenli” bir yolu olabileceğini söylüyor. Ancak olumsuz haberlerin verdiği stres, zihinsel ve fiziksel sağlığımıza da zarar verebilir. Kaygımızı kontrol altında tutmak için haber tüketiminde doğru dengeyi yakalamak önemlidir. Terapi veya ilaç tedavisi için bir ruh sağlığı uzmanıyla konuşmak da yardımcı olabilir.

Ruh sağlığı uzmanları, insanların olumsuz haberlere tepki vermelerinin bir yolunun sosyal medyadaki haberleri “kıyamete çevirmek” olduğunu söylüyor.

Doomscrolling, insanların sosyal medyada ve esas olarak kötü veya korkutucu haberlere odaklanan diğer çevrimiçi haber kaynaklarında gezinme biçimini tanımlamak için kullanılan bir terimdir.

Tulane Üniversitesi’nde sosyal hizmet programı direktörü olan LMSW PhD, Tonya C. Hansel, bu eğilimin “savaş ya da kaç” yanıtıyla ilgili olabileceğini söylemiştir.

İnsanlar oldukça stresli bir durumla karşı karşıya kaldıklarında, doğuştan gelen eğilimleri ya tehlikeden kaçmak ya da savaşmak için hazırlanmalarıdır.

Hansel, “Doomscrolling, stresle mücadele mekanizmasını deneyimlemenin veya olumsuz durumlara zihinsel olarak hazırlanmanın muhtemelen güvenli bir yolu” dedi.

Ayrıca, kişinin kendi hayatını daha olumsuz olanla karşılaştırmanın kendi kendini doğrulamada rol oynadığı fikrine de işaret etti.

Her iki tepkinin de “tamamen doğal” olduğunu ve fazla “Pollyannacı veya gerçekçi olmayan bir şekilde iyimser” olmaktan kaçınmamıza yardımcı olduğunu söyledi.

Hansel, “Sorun, çok sayıda ve olumsuz haberlere fazlasıyla odaklanmış hale gelmesiyle başlıyor.” dedi.

Irvine, California Üniversitesi, Sue ve Bill Gross Hemşirelik Okulu’nda profesör olan E.Alison Holman, kötü haberlere çok fazla maruz kalmanın sorunlu olabileceğini çünkü akut stres belirtileri yaşama ihtimalinin yüksek olduğunu bildirdi.

Bu sorunlar arasında depresyon, anksiyete ve travma sonrası stres bozukluğu (PTSD) olabilir.Holman’a göre bunlar travma sonrası stresin erken belirtileridir ve sonraki akıl sağlığı problemleriyle bağlantılıdır.

Ek olarak, ağrı ve kardiyovasküler rahatsızlıklar için daha büyük risk gibi fiziksel sağlık sorunları, yüksek stresle bağlantılı olabilir.

Haber tüketiminizi dengede tutmak için Holman şunları önermektedir:

Haberleri kapatın.

Bilgi almak için bir veya iki saygın kaynak seçin.

Haberlere günde en fazla bir veya iki kez bakın. Diğer zamanlarda kapatın. Haber tüketmek için harcadığınız zamanı sınırlayın.

Kendinizi kontrol etme konusunda sıkıntı yaşarsanız, temiz hava almak için dışarı çıkmak veya evcil hayvanınızla oynamak gibi yapacağınız alternatif bir davranış bulun.

Sosyal medyadaki haberlerden kaçının. Genellikle önyargılıdır ve dezenformasyonla doludur. Sosyal medyada gördüğünüz herhangi bir haberi paylaşmadan önce saygın ve güvenilir doğrulama sitelerini kullanın.

Haber okuduğunuzda vücudunuzun neler hissettiğini kontrol edin. Kendinizde gerginlik, ağrı hissederseniz veya nefes almakta güçlük çekerseniz, kapatın.

Haberleri kontrol ederken endişeli hissediyorsanız, durun ve kendinizi iyi hissettirecek bir şey yapın, örneğin bir şarkı dinlemek gibi.

Stresli hissettiğinizde konuşmak ve rahatlamak için sevdiklerinizle bağlantı kurun.

Hansel, Holman’ın tavsiyelerinin çoğuna katıldı ve şunları önerdi:

Olumsuzluğa odaklanırsanız uykuya dalmayı veya iyi uyumayı zorlaştıracağı için uyku vaktinde haberleri kontrol etmekten kaçının. Artık haber olmadığından, tekrar etmeye başladığında haberleri kapatın. Stres seviyenizi artırabilecekleri için sansasyonel haber raporlarından ve fikirlerden uzak durun. Her bir bilgiyi tüketmek yerine neyin önemli olduğuna karar verebilmek için önce başlıkları okuyun.

Ya bu adımlar işe yaramazsa?

Hansel’e göre, yukarıda belirtilen adımlarla stres seviyenizi azaltamayacağınız noktaya gelirse veya başa çıkma becerileriniz etkili olmazsa, bu bir ruh sağlığı uzmanına ulaşmanız gerektiğinin bir işaretidir.

Potansiyel uyarı işaretlerinin şunlar olduğunu söylemiştir:

daha kızgın olmak

zevk aldığınız şeylerden kaçınmak

günlük aktivitelerinize müdahale eden herhangi bir davranış sergilemek

Diğer olası kaygı belirtileri şunlar olabilir:

huzursuz veya gergin hissetmek

yorgunluk

konsantrasyon problemleri

sinirlilik

kas gerginliği

endişelenmek

uyku problemleri

Hansel, “Konuşma terapisi kaygıya yardımcı olmanın en iyi yollarından biridir.Bu, sorunlu davranışları belirleyip ele almaya ve başa çıkma becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir.” diye sözlerine eklemiştir.

Bilişsel davranışçı terapi, genellikle bir anksiyete bozukluğunun birinci basamak tedavisi olarak kabul edilir. Yerleşik, etkilidir ve kalıcı sonuçlar sağlar.

Bu tür psikoterapiler, uyumsuz düşünce kalıpları ve insanların bu düşüncelerden kaynaklanan davranış kalıplarını değiştirmelerine yardımcı olur.

Hansel, “İlaç tedavisi de bir seçenektir ve şiddetli kaygıyı azaltmaya yardımcı olur” diye eklemiştir.

Kaynak: 1

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı nedeniyle görüntülü mesaj yayınladı. Mesajına tüm islam aleminin Kurban bayramını kutlayarak başlayan Erdoğan, “Ekonomimize yönelik saldırının doğrudan ezanımızı ve bayrağımıza yönelik saldırıdan hiçbir farkı yoktur amaç aynıdır. Amaç Türkiye’yi ve Türk milletini dize getirmek, esir almaktır” diye konuştu. “Türkiye’yi Döviz kuruyla pes ettireceklerini sananlar yanıldıklarını yakında görecektir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, birlik vurgusu yaptı.

Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların Kurban Bayramı’nı kutlayarak, bayramın Türkiye ile birlikte İslam âlemine hayırlar getirmesi, rahmet ve bereketinin sıkıntılardan kurtuluşa vesile olması temennisinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Mesajında vatandaşların Kurban Bayramı’nı kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayramın Türkiye ile birlikte İslam âlemine hayırlar getirmesi, rahmet ve bereketinin sıkıntılardan kurtuluşa vesile olması temennisinde bulundu.

“TÜRK MİLLETİ BİRLİĞİ SAYESİNDE BİNLERCE YILDIR AYAKTA”

Türk Milleti’nin; iyi günde de kötü günde de birlik olabilme, kenetlenebilme, tek yürek ve tek yumruk gibi hareket edebilme kabiliyeti sayesinde binlerce yıldır ayakta kalmayı başardığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda karşılaşılan her saldırının, her darbe girişiminin ve tuzağının bu sayede bertaraf edildiğini belirtti.

Milletin; bugün de aynı erdemli tavrı gösterdiğine ve Kurban Bayramı’ndan hemen sonra 947’nci yıldönümü idrak edilecek olan Malazgirt Zaferi’nden bu yana pek çok badirelere göğüs gerdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özgürlüğümüzün sembolleri olan ezanımıza ve bayrağımıza yönelik her saldırıya aynı azim, kararlılık ve dirayetle karşılık verdik” diye ekledi.

“EKONOMİMİZE YÖNELİK SALDIRININ, EZANIMIZA VE BAYRAĞIMIZA YÖNELİK SALDIRILARDAN HİÇBİR FARKI YOK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:

“Önümüzdeki hafta 96. yıldönümüne ulaşacağımız 30 Ağustos Zaferi de, vatanımıza sahip çıkma irademizin tezahürlerinden biriydi. 15 Temmuz’da, maziden atiye kurduğumuz köprüyü ve coğrafyamızdaki bin yıllık varlığımızı canımız pahasına koruma kararlılığımızı bir kez daha gösterdik. Ekonomimize yönelik saldırının, doğrudan ezanımıza ve bayrağımıza yönelik saldırılardan hiçbir farkı yoktur. Amaç aynıdır. Amaç, Türkiye’yi ve Türk Milleti’ni dize getirmektir, esir almaktır. Biz, boynuna boyunduruk vurulmasındansa boynunun vurulmasını tercih eden bir milletiz. Terör örgütleriyle, içimizdeki ihanet çeteleriyle, bin bir hileyle, desiseyle, tuzakla çökertemedikleri Türkiye’yi, döviz kuruyla pes ettireceklerini sananlar, yanıldıklarını pek yakında göreceklerdir.”

Türkiye’nin bunların hepsinin de üstesinden gelecek güce, imkâna ve dirayete sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeter ki biz bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım” dedi.

Mesajında, Hac farizasını yerine getirmek için mübarek topraklarda bulunan vatandaşların da ibadetlerinin kabul ve makbul olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistin’den Suriye’ye, Güney Asya’dan Türkistan’a kadar dünyanın pek çok yerinde zulüm altında inleyen tüm mazlumların kurtuluşu için Rabbimize dua ediyorum” ifadelerine yer verdi.

“BAYRAM SEVİNCİMİZİ MATEM HAVASINA BÜRÜNDÜRMEMEK İÇİN TRAFİK KURALLARINA UYALIM”

Araçlarıyla yollara çıkan tüm vatandaşlardan; dikkatli olmalarını, hız sınırlarına riayet etmelerini, emniyet kemerlerini takmalarını, uykusuz direksiyon başına geçmemelerini ve trafik kurallarına harfiyen uymalarını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bayram sevincimizi matem havasına büründürmemek için, lütfen hepimiz üzerimize düşenleri yapalım” tavsiyesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bayram mesajını, “Kurban Bayramı’nın gönüllerimize ferahlık, hanelerimize mutluluk, ülkemize aydınlık getirmesi dileğiyle, bir kez daha sizlere sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum” sözleriyle tamamladı.

Haberturk.com